30 Haziran 2011 Perşembe

.

Selamlar, uzun süre oldu di mi ? ^__^
Okul, koşuşturma derken Blogger'ı bir köşeye atmak zorunda kaldım maalesef. Yaz tatiline girmişken tekrar önüme çektim bilgisayarımı ve oyalanacak bir şeyler aramaktayım. Oyun, film, kitap ve tabii ki müzik.
Uzun zamandır J-pop/J-rock'tan uzak kaldım aslında. Ama bugün bir özlem gidereyim dedim. Gackt'la başladım, Miyavi'yle devam ettim ve şu an geldiğim en son nokta the GazettE. Evet fark ediyorum tekrar içine çekiyor beni Japon müziği yavaştan :D

Her neyse birkaç arkadaşıma dinletmek istedim çok sevdiğim aslında favorim olan parçaları ama arkadaşlarım o kadar önyargılı ki, öyle bi önyargıyla izliyorlar ki o parçayı gerçekten sevebileceklerini ya da o parçada hoşlanabilecekleri bir şeyler bulabileceklerini düşünemiyorlar. Gerçekten çok sinir bir durum. Bu nedenle birazcık ümitsizliğe kapıldım yani belli ki önyargıyı kırmak imkansız. En iyisi vazgeçmek sanırım. :// Ama en azından J-rock'ta hak vermek lazım ki herkes kaldıramaz Japoncayı. Yani evet, ilk dinlemeye başladığımda vokaller bana da oldukça tuhaf gelmişti ve alışmam da gerçekten uzuu~n bir süre almıştı.

Her neyse bugün Reila dinleyip derinlere dalıyorum. Uzun zamandır dinlemediğim bir parçayı dinleyince sanki uzun süredir görmediğin eski bir dostunla karşılaşmışsın gibi bir duygu doğuyor sanki içinde. Çok güzel bir his işte o, bayılıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder